Kişinin görme bozukluğu normal optik gereçler ile (gözlük camları veya kontakt lens) düzeltilemiyorsa az görme söz konusudur.


Az gören bir hasta yetersiz sayılan görme keskinliği ile okuma, yazma, dolaşma, seyahat etme gibi günlük olağan işlerini gerçekleştirmede sıkıntı çeker. Ancak, yetersiz sayılan görme gerekli mesafe ve gereksinmeler için yeterince test edilip restore edilirse yeterli hale gelir.


Tıp, hastalıkların neden ve tedavisi kadar hastanın günlük yaşantısında oluşan, hastalığından kaynaklanan sorunlara da çözüm bulmak zorundadır. Göz hekiminin birinci görevi hastasını teşhis ve tedavi etmektir. Fakat hastalığın tedavisi tamamlandıktan sonra hastanın sosyal ya5antısını etkileyen kusurlar kalmış ise, mevcut görmenin hastaya en verimli şekilde kullandırılması, hastanın sorunlarının en aza indirilmesi, hastanın ev, is ve okul yaşantısında karşılaştığı zorlukların giderilmesi, kısaca hastanın mutluluğu göz hekiminin temel görevlerinden biridir. Hastanın sorunları göz hekimi, az görme rehabilitasyon uzmanı, psikolog, eğitimciler vb. Bir ekip tarafından optik ve optik olmayan yardımlar ile çözülmelidir.


AZ GÖRME NEDENLERİ

Her yıl daha fazla sayıda insan, sonu düşük görüşe varan rahatsızlıklara yakalanıyor. Geçmiş seneleri kapsayan bir araştırmada düşük görme yardımına muhtaç hastaların % 44'ünün makula dejeneransı olan hastalar olduğu belirlenmiştir. Aynı araştırmada;


az görme tedavisi Glokom % 16,

az görme rehabilitasyonu Diabetik retinopati % 6,

az görme ve teleskopik gözlükler Miyopik dejenerasyon % 6,

az görme araçları Katarakt % 4,

az görme nedenleri Korneal opasiteler %3,

az görme nedenleri nelerdir Retinitis pigmentoza % 2,

az görme cihazları Retina dekolmanı % 2 ve diğer patolojiler düşük görüşe sebep olan hastalıklar ve oranlarıdır.


AZ GÖRME REHABİLİTASYONU

Ülkemizdeki az görenlerin rehabilitasyonu konusundaki çalışmaların yeterince yaygın olmaması nedeniyle az gören hastalar bu konuya oldukça yabancıdırlar. Bu nedenle düşük görme yardımı ile çok başarılı olabilecek, özellikle 10-20 yaş grubundaki hastalar yeterince tetkik edilmeden körler okuluna gönderilmektedir.


Az görenin rehabilitasyonu çalışmalarının ilk basamağı görmenin değerlendirilmesidir. Az görenlerde özel yöntemlerle görmeyi ölçmek mümkündür. Hastanın durumuna göre büyütülmüş, beyaz karton üzerine basılmış harflerden oluşan eşeller tercih edilir. Bu eşeller 1 metreye kadar yaklaştırılarak az görenin görmesi hakkında fikir elde edilir. Kişinin görme düzeyi, ihtiyacı olan büyütmeyi gösterir. (Kestenbaum formülü uygulanır) En önemlisi metrelik eşelde okuyamadığı birçok sırayı hastaya okutmak daha muayenenin basında hastanın kendine güvenini Sağlar ve ileriki aramalarda başarı şansımızı arttırır. Görme düzeyi ölçerken hastayı fazla zorlamamak gerekir. Görmesinin değerlendirilmesindeki amaç hastanın akıcı bir okumaya kavuşması için gerekli büyütmeyi bulabilmektir.


Rehabilitasyon çalışmalarında 2. aşama ise santral (merkezi) görmenin ve periferik görmenin değerlendirilmesidir. (Kişilerin görmesi merkezi ve periferik olmak üzere iki ana baslık altında incelenebilir) Cisimlerin detaylarını görmek ve özellikle okumak için santral görme çok önemlidir. Periferik görme ise yürümek gibi hareketli çalışmalar için çok önemlidir. Santral görmesi bozuk olan hastalar görme fonksiyonu icin parafoveal (fovea çevresi) ya da periferik retina alanlarını kullanırlar. Bu hastalarda makuladan daha iyi fonksiyon gören bir alan genellikle makulanın yerini almıştır. Doğal olarak da makula dışındaki retina, objelerin detaylarını makula kadar net yorumlayamaz. Bu hastalarda parafoveal alandaki cisimlerin, seçilebilecek kadar büyütülmesi olumlu sonuçlar verir. Görme alanı dar olan hastaların da görme alanı genişletici prizmalı gözlükler kullanması gerekir.


Az gören hastaların en önemli sorunlarından biri de düşük kontrastlı cisimlerin görülememesidir. Aydınlatma genellikle düşük kontrastlı cisimlerin belirginleşmesini sağlar. Günlük yaşamda az görenin en zorlandığı durumlar merdiven inmek, yüzleri tanımak, yağmurlu günde yürümek, beyaz fincana süt dökmek gibi durumlardır. Hastanın yaşadığı çevreyi yüksek kontrastlı renklerden oluşturmak kontrast sorunlarını azaltır. Merdiven kenarlarına, dolap kenarlarına koyu renk şerit koymak, pilavı siyah tabakta yemek, siyah masa örtüsünün üzerine beyaz tabak kullanmak gibi optik olmayan birtakım önlemler az görenin görme kapasitesini artım-.


Yapılan muayene sonrasında düşük görme yardımının cinsi belirlenir. Yardım, hastanın talebine göre seçilmelidir. Az görme yardımı uzak için mi? Yoksa yakın mesafe için mi? yapılacaktır. Uzak için yapılacaksa TV, sinema seyretmek veya tahtaya bakmak gibi sürekli bir aksiyon için midir? Yoksa kapı numarası, cadde ismi, otobüs tabelası okumak gibi kısa süreli ve aralıklı işler için mi yapılacaktır. Yakın için az görme yardımı, yapılacaksa sürekli kitap okuma, yazı yazmak için mi? Yoksa tek imzalamak gibi kısa süreli işler için mi? yapılacak. Bu talebin iyi seçilmesi sonuç için önemlidir.


Düşük görenlere yardımda ana prensip retinal büyütülmesidir. Retinal büyütülmesinin değişik yolları vardır. Bunlardan biri cismi hareket ettirerek göze yaklaştırmak (veya bakılan objeye kişinin yaklaşması) diğeri ise optik sistemler (teleskopik sistem, sferik konveks cam, elektronik büyütücüler, el büyüteçleri) kullanmaktır. Telekopik sistemler kullanılarak belli mesafeden detayları seçilemeyen objeler göze yaklaştırılır.


Kişinin ihtiyaç duyduğu büyütme miktarını hesaplamanın en yaygın ve bilinen formülü "KESTENBAUM FORMÜLÜ"dür. Bu formül hassas olmayan temel tanımlamadır. Bunun hastanın ve yapmak istediği fonksiyonun özellikleri ile yorumlanıp uygulanması gerekir. Kestanbaum Formülüne göre:


Diyoptri cinsinden ihtiyaç duyulan büyütme = 1 / Görme Keskinliği

Örneğin; kişinin görmesi 1/10 ise  

Kişi = 1 / (1/10)  = D’lik büyümeye ihtiyaç duyuyor demektir.


Düşük büyütmelere ihtiyacı olan hastalarda yüksek dereceli sferik (+) lensler tercih edilebilir. Binooküler olarak +14. 00 D'ye kadar yüksek dioptirili (+) lensler verilebilir. Ancak hastaya okuyacağı yazıyı çok yakından tutması gerektiği öğütlenir. Bu durumda aşırı konverjans ihtiyacı içinde tabanı içte prizmatik camlarla desteklenmesi gerekir.


(+14.00) D den fazla büyütmeye ihtiyacı olan az görene (+) sph camlarla binoküler yardım yapmak imkânsızlaşır. Daha yüksek (+) sph cam verilmesi durumunda okuma uzaklığı kısalır ve hasta okuyacağı yazıyı burnuna dayamaya başlar.


5ayet hasta (+) sph yüksek dereceli gözlüğü reddederse el büyüteçleri de tavsiye edilebilir. El büyüteçleri (veya değişik fonksiyonlar için dizayn edilmiş büyüteçler) diğer görme yardımlarına başlangıç olarak ya da onlarla birlikte kullanılabilirler.


Büyütme ihtiyacı olan az görenler verilebilen bir diğer cihaz da diğerlerine göre daha komplike olan teleskopik cihazlardır. Çok değişik teleskopik cihazlar vardır.


Galile sistemi ve Kepler sistemi olmak üzere iki çeşit teleskopik sistem vardır. Galile'nin sistemi konveks objektif ve konkav oküler lensten oluşur. Gerçek, düz ve büyük görüntü verir. Keppler sistemi ise iki konveks mercekten oluşur. Büyük ve ters verdiği görüntüyü düzeltmek için prizma ve aynalar kullanılır. Binoküler sistemlerin çoğu Kepler sistemidir. Gözlükçülük dersleri içerisinde teleskopik sistem denildiğinde teleskopik gözlükler anlaşılmalıdır.


Teleskopik sistem hem yakın hem de uzak görme yardımı için kullanılabilir. Bu sistemlerin en büyük avantajı okuma mesafesini arttırmasıdır. Dezavantajı ise görme alanının darlığı ve derinlik hissinin azalmasıdır. Ayrıca istemli ve istemsiz baş hareketleri sonucunda retinal imajın stabilizasyonun da bozulma olmasına bağlı olarak görme fonksiyonunda düşme olur. Bu nedenle hastalar teleskopik gözlükleri oturur durumda kullanmayı yeğlemektedirler. Bunların dışında estetik görünüşleri konusunda hassas olan kişiler üzerinde caydırıcı olabilir.


Teleskopik sistemler, gözlük seklinde kullanılabildiği gibi elle tutulabilir aletler seklinde de uygulanabilir. Teleskopik sistemde yakın ve orta uzaklığı görme teleskopun tüp uzunluğu değiştirilerek ayarlanır. Yakın okuma eki objektif kısma takılarak yakın çalışma yapılabilir.


Teleskopik sistemler aslında X cinsinden büyütme değeri ve kullanım özelliği (monoküler, binoküler, yakın okuma ekli vs...) belirtilerek az gören rehabilitasyon uzmanı tarafından reçete edilmesi gerekirken ülkemizde üretici firma ismi ve kod numarası belirtilerek reçete edilmektedir.


Daha komplike olarak elektronik büyütücülerle de 50 kat büyütme ihtiyacı karşılanır. Elektronik büyütücüler aynı zamanda yazıyı negatif görüntüye (siyah zemin üzerinde beyaz yazı) çevirebilirler. Özellikle makula hastaları negatif yazıyı daha iyi algılayabilirler.


Özetle;


Hastanın görme bozukluğu normal optik gereçler ile (gözlük camları veya kontakt lens) düzeltilemiyorsa "AZ GÖRÜŞ" söz konusudur.


Az görüşe neden olan hastalıklar arasında; makula dejeneransı, glokom , diabetik retinopati, miyopik dejenerasyon, Katarakt, korneal opasiteler, retinitis pigmentoza, retina dekolmanı diğer patolojiler yer almaktadır.


Az görenin rehabilitasyonu çalışmalarının ilk basamağı görmenin değerlendirilmesidir. Az görenlerde özel yöntemlerle görmeyi ölçmek mümkündür. Rehabilitasyon çalışmalarında 2. aşama ise santral (merkezi) görmenin ve periferik görmenin değerlendirilmesidir. (Kişilerin görmesi merkezi ve periferik olmak üzere iki ana başlık altında incelenebilir)


Yapılan muayene sonrasında düşük görme yardımının cinsi belirlenir. Yardım hastanın talebine (yapmak istediği şeye) göre seçilmelidir. Az görme yardımı uzak için mi? Yoksa yakın mesafe için mi? Yapılacaktır. Uzak için yapılacaksa TV, sinema seyretmek veya tahtaya bakmak gibi sürekli bir aksiyon için midir? Yoksa kapı numarası, cadde ismi, otobüs tabelası okumak gibi kısa süreli ve aralıklı işler için midir? Yakın için az görme yardımı, yapılacaksa sürekli kitap okuma , yazı yazmak için mi? Yoksa çek imzalamak gibi kısa süreli işler için mi? Yapılacak. Bu talebin iyi seçilmesi sonuç için önemlidir.